Neş’e Erdok, Hüsnü Koldaş, Kemal İskender, Nedret Sekban, Resul Aytemür ve Ahmet Umur Deniz’in eserlerini aynı mekânda buluşturan grup sergisi “Ağaçlar Gibi Konuşmak”, Brieflyart Galeri’de açıldı! 7 Ekim akşamı sergide eseri yer alan sanatçıların katıldığı özel bir davetle açılan sergi, şair Rainer Maria Rilke’nin “Ağaçların arasında yalnız hissetmez insan; onlar hep birlikte ayakta durur,” dizelerinden ilham alıyor. Bir arada olmanın hem yükünü hem de ferahlığını sanat aracılığıyla gösteren “Ağaçlar Gibi Konuşmak” sergisi, kuşaklararası sessiz diyalogları görünür kılıyor. Küratörlüğünü sanat tarihçi Aslı Bora’nın üstlendiği sergi, izleyiciyi de bu sessiz diyaloglara tanıklık etmeye davet ediyor. “Ağaçlar Gibi Konuşmak” sergisi, 16 Kasım’a kadar Gümüşsuyu’nda yer alan Brieflyart’ta görülebilir.
Farklı kuşaklardan sanatçıları buluşturan “Ağaçlar Gibi Konuşmak” başlıklı grup sergisi, İstanbul Devlet Güzel Sanatlar Akademisi’nin köklü geleneğini ve Neşet Günal Atölyesi’nin ortak belleğini, günümüz sanatında yeniden görünür kılıyor. Sergi, bu belleğin bugüne uzanan etkisini izleyiciyle paylaşıyor.
“Ağaçlar Gibi Konuşmak”ta sanatseverleri bekleyen seçki, aynı atölyeden beslenen farklı kuşakların, kolektif bakışlarını ve özgün yaklaşımlarını yakından inceleme imkânı sunuyor. Neş’e Erdok’un insan ruhunun kırılganlığını yoğun bir gerçekçilikle aktaran figürleri, serginin duygusal yükünü taşıyan en güçlü katmanlardan birini oluşturuyor. Hüsnü Koldaş’ın disiplinli ama deneysel yaklaşımı, işler arasındaki sessiz diyaloglara farklı bir ritim ekliyor. Araştırmacı tavrıyla düşünsel bir omurga kuran Kemal İskender’in işleri, Akademi’nin titiz disiplinini hatırlatırken serginin kavramsal zemininin de altını çiziyor. Nedret Sekban, insan bedeninin dramatik gücünü öne çıkaran figürleriyle serginin görsel yoğunluğunu belirginleştiriyor. Resul Aytemür, Beyoğlu sokaklarının renkli atmosferini işlerindeki güçlü paletle yansıtarak, kentsel belleği canlı bir duyarlılıkla görünür kılıyor. Ahmet Umur Deniz ise toplumsal hafızayı bireysel deneyimlerle harmanlıyor; gerçekleşmiş olayların izini sürerken geleneği çağdaş bir dille yorumluyor ve sergiye geleceğe uzanan bir perspektif kazandırıyor.
Bir ormana girildiğinde ışığın, sesin ve kokunun değişmesi gibi, “Ağaçlar Gibi Konuşmak” sergisinde yer alan yapıtlar da, izleyiciyi kendi ritmi olan bir ortamın içine davet ediyor. Yapıtlar birbirlerine yer açıyor, sessizlik ve yoğunluk arasında gidip gelen bir ritim yaratıyor. İzleyici, bu ritmin içinde yürürken işlerin arasındaki boşluklarda yankılanan sessiz diyaloğun parçasına dönüşüyor.
“Ağaçlar Gibi Konuşmak” sergisi, 7 Ekim – 16 Kasım 2025 tarihlerinde salı-cumartesi günleri 11.00 – 19.00; pazar günleri 13.00 – 19.00 saatleri arasında Brieflyart’ta ziyaret edilebilir.