Olafur Eliasson’un “Senin beklenmedik karşılaşman” sergisini görmek için son gün 9 Şubat!

Olafur Eliasson’un Türkiye’deki ilk kişisel sergisi olma özelliğini taşıyan İstanbul Modern’deki “Olafur Eliasson: Senin beklenmedik karşılaşman” başlıklı sergi, 9 Şubat’ta sona eriyor

Günümüzün en dikkat çekici sanatçılarından biri olarak kabul edilen Eliasson’un, “Senin beklenmedik karşılaşman” adlı sergisi, Eczacıbaşı Topluluğu ve VitrA ana sponsorluğunda devam ediyor. Elisasson’un 30 yıllık pratiğindeki ilişkiler ağını gözler önüne seren sergi, sanatçının üretiminin merkezinde yer alan temaları farklı yönleriyle keşfetme imkânı sunuyor. 

Yeni üretimler de dahil olmak üzere 40’a yakın yapıt, sergide seyir ve yön bulma kavramlarıyla anlam kazanıyor. Sanatçının odaklandığı su, ışık, renk, algı, hareket, geometri ve çevre gibi başlıklara duyduğu ilgiyi yansıtan serginin küratörlüğünü, müzenin küratöryel ekibinden Öykü Özsoy Sağnak, Nilay Dursun ve Ümit Mesci üstleniyor.

Çok yönlü üretim ekosistemi

Sanatçının üretimlerinde öne çıkan yerleştirmeler ve mekâna özgü yapıtlar merkezinde kurgulanan “Senin beklenmedik karşılaşman”, farklı temalar arasındaki ilişki ve geçirgenlikleri gösteriyor.  

İstanbul Boğazı’nın dönüşen renklerini sergi alanına taşıyan ve sergi için özel olarak üretilen “Günbatımından şafağa, Boğaziçi” (2024), sanatçının renk üzerine yaptığı çalışmalar ve suluboyalarla devam eden sergi seyrine başlangıç oluşturuyor. 

Sanatçının yeni bir renk kuramı üretmek için başladığı “Renk deneyleri” serisinin parçası olan suluboya çalışmaları da sanatçının su, çevre ve renk eksenindeki üretimlerini yansıtıyor. 

Işık ve ışığın doğası da sergideki temalar arasında göze çarpıyor. Eliasson’un yapıtlarında öne çıkan mercekler, yansıtıcı yüzeyler, projeksiyonlar, renkli camlar ve kaleydoskoplar, sanatçının algı, mekân ve geometri üzerine yürüttüğü deneyleri müzeye taşıyor. 

İstanbul Modern’in Boğaziçi’yle ilişki kuran mimarisine eklemlenen “Günbatımı kaleydoskobu” (2005) ise, Boğaz’daki hareket ve manzarayı dönüştürerek sergi salonuna taşıyor. Yapıt, sergi kapsamında kent ve sergi mekânıyla kurduğu ilişkiyle özgün bir anlatıya kavuşuyor. 

Su temasının yanı sıra, Eliasson’un çevreyle olan ilişkisini görünür kılan yapıtları da sergi alanında ziyaretçilerle buluşuyor. İklim krizine ilişkin farkındalığı artırmak için projeler üreten sanatçının küresel ısınmanın etkilerine atıfta bulunan çalışmaları da sergide izleyiciyle buluşuyor.